
Mart 6, 2025BY Legatus Legal Services ( 0 ) Comment
Hammersmith Hayaleti Cinayet Davası: Bir Hukuki Dönüm Noktası
🏛️ Hammersmith'te Korku ve Panik
1803 yılının sonlarında, Londra’nın Hammersmith bölgesinde tüyler ürpertici bir söylenti yayılmaya başladı. İnsanlar geceleri beyazlar içinde dolaşan bir hayalet gördüklerini iddia ediyordu. Efsaneye göre bu hayalet, bir yıl önce intihar eden ve kutsal toprağa gömüldüğü için huzur bulamayan bir adamın ruhuydu.
Bölge halkı giderek artan bir korku içindeydi. Bazıları hayaletin kendilerine saldırdığını söylerken, iki kadın korkudan hayatını kaybetti. Gece bekçisi William Girdler, hayalet olduğu iddia edilen varlığı bir gece kovalamış, ancak beyaz örtüsünü fırlatarak kaçtığını görmüştü. O dönemde Londra’da örgütlü bir polis gücü olmadığından, halk kendi silahlı devriyelerini oluşturdu.
🔫 Cinayet: Hayalet Sanılan Bir Adam
Bu gergin atmosfer içinde, 3 Ocak 1804 gecesi 29 yaşındaki gümrük memuru Francis Smith, elinde silahıyla devriye geziyordu. Saat 23:00 sularında, mesleği gereği beyaz kıyafetler giyen tuğla ustası Thomas Millwood ile karşılaştı. Smith, onun hayalet olduğuna inanarak:
“Kim olduğunu söyle, yoksa ateş ederim!”
diye bağırdı ve hiç beklemeden tetiği çekti. Kurşun Millwood’un çenesine isabet etti ve adam olay yerinde hayatını kaybetti.
⚖️ Yargılama ve Cezalandırma
Olayın ardından Smith gözaltına alındı ve mahkemeye çıkarıldı. Millwood’un ailesi, onun daha önce de beyaz giysileri yüzünden hayalet sanıldığını ve bu nedenle bir palto giymesi konusunda uyarıldığını anlattı.
Mahkeme sürecinde, Smith’in iyi bir karaktere sahip olduğu söylense de, hâkim Lord Başyargıç Archibald Macdonald, bunun önemli olmadığını belirtti. Mahkeme, Smith’in kendini savunmak için değil, sadece bir hayalet sanarak ateş ettiğini vurguladı.
🔹 Jüri, önce kararı “adam öldürme” olarak değiştirmek istedi. Ancak hâkim, bunun kabul edilemeyeceğini ve ya cinayet ya da beraat kararı vermeleri gerektiğini söyledi.
🔹 Sonunda Smith, cinayetten suçlu bulundu ve ölüm cezasına çarptırıldı.
🔹 Ancak, Kral tarafından cezası bir yıl zorunlu çalışmaya çevrildi.
⚖️ Hukuki Etkileri
Bu dava, İngiliz hukukunda önemli bir tartışmayı başlattı:
Bir kişi, yanlış bir inanışa dayanarak suç işlerse ne olur?
180 yıl boyunca hukukçular bu sorunun cevabını tartıştı. Nihayet 1984’teki R v Williams (Gladstone) davası, bir kişinin yanlış ancak samimi bir inanca sahip olması durumunda bu inancın bir savunma olarak kabul edilebileceğini ortaya koydu.
Bu karar, meşru müdafaa ve suç önleme ile ilgili yasaların şekillenmesine büyük katkı sağladı ve 2008’de çıkarılan Ceza Adaleti ve Göç Yasası’nın 76. maddesi ile yasalaştırıldı.
📌 Daha fazla hukuki içgörü için Legatus Legal platformunu ziyaret edebilirsiniz.
Hammersmith Hayaleti Cinayet Davası, hem toplumun korkularının hukuka nasıl yansıdığını hem de yanlış inanışların ciddi sonuçlar doğurabileceğini gösteren trajik bir olaydır.
📌 Hukuki açıdan bakıldığında, bu dava bireylerin yanlış algılar karşısındaki tutumunu belirleyen önemli bir dönüm noktasıdır. Olayın ardından gerçek “hayalet” ortaya çıkmış ve kunduracı John Graham’ın çıraklarını korkutmak için beyaz örtüyle dolaştığı anlaşılmıştır. Ancak, bu şaka yüzünden bir insan hayatını kaybetmiş, bir diğeri ise cinayetle suçlanmıştır.
Bu olay, sadece bir korku hikâyesi değil, aynı zamanda hukukun bireysel algılar karşısındaki tutumunu belirleyen önemli bir dava olarak hukuk tarihine geçmiştir